Aristotle Üniversitesi’nin Ar-Ge laboratuvarının daveti sebebiyle 2 günlük Selanik ziyaretimizi 19 Mayıs’tan yararlanarak 4 güne çıkardık ve Yunanistan’ın bu şirin kentine yolculuğa başladık. Atatürk Havalima’nın dan THY’nin tarifeli seferi ile 55 dakikalık kısa bir uçuş ile Selanik Thessaloniki Makedonia Havalimanı’na indik.
Gidiş: 18 Mayıs Perşembe 19.10 Atatürk-Thessaloniki
Dönüş: 22 Mayıs Ptesi 09.40 Thessaloniki- Atatürk
Sezona göre farklılık gösterse de bilet fiyatları 400 TL ila 600 TL aralığında değişiyor. Tabii ki daha uygun yada daha pahalı koltuklar olabilir.
İlk akıllara gelen Yunan topraklarında bir kentin havaalanının isminde neden Makedonia geçtiği olacaktır. Bunun için kısaca geçmişe gittik ve öğrendik ki bu durum aslında Yunanistan ve Makedonya Cumhuriyeti arasındaki tarihsel sorunlara dayanıyormuş.
Makedonya 1991 yılında yapılan bir referandum ile tam bağımsızlığına kavuşmuş ve devletin resmi adı Makedonya Cumhuriyeti olmuş. Ancak komşusu Yunanistan bu ülkeyi kendi anayasal ismiyle tanımıyor. Hatta Makedonya’nın ismi, bayrağı bir kenarda dursun Makedon ulusunun varlığını da tanımıyorlar. Yunanistan yönetimine göre, “Slav kavimleri Balkan yarımadasına altıncı ve yedinci yüzyıllarda geldiklerine göre, bugünkü Makedonlar, eski Makedonlardan gelmiyorlar. Bu sebeple, “bugünkü Makedonların, Makedon ve Makedonya isimlendirmelerini kullanma hakları yok”. Buna karşılık Makedonlar da, “milattan önce 700 ve 800’lü yıllarda Ege Makedonya’sında ortaya çıkan Makedonlar, Yunanca konuşmadıkları gibi, Yunan kültürünün de bir parçası değildir”. diyorlar. (1)
İşte tüm bu farklı yaklaşımlar ve çekişmelerin yanında Doğu Makedonya bölgesinin de başkenti kabul edilen Selanik havalimanının yanında Makedonya ibaresi bulunuyor. Tabelalarda Macedonia ibaresi göreceksiniz, burada yolun Üsküp’e değil de Selanik Havalimanına gittiğini gözden kaçırmayın 🙂
Gezilecek Yerler
Beyaz Kule
1988 yılında Unesco Dünya Kültür Mirası Listesi’ne giren kulenin tarihi hakkında net bir bilgi olmasa da çoğu kaynak Osmanlı Dönemi’nde kale ve zindan olarak kullanıldığını daha sonra Yunanlıların şehri alması sonrasında sembolik bir vaftiz töreni ile beyaza boyandığını yazar. Tepesindeki manzara eşsizdir.
Atatürk’ün Evi
“Türk Milletinin Büyük Müceddidi ve Balkan İttihadının Müzahiri Gazi Mustafa Kemal Burada Dünyaya Gelmiştir” yazısıyla karşılanıyoruz Gazi’nin doğduğu o tarihi evde.. Ev bugün Türkiye Cumhuriyeti Başkonsolosluğu ile aynı bahçeyi paylaşıyor.
Atatürk’ün ailesi, Ali Rıza Efendi’nin 1888’de vefatına dek bu evde ikamet etmiş. Ancak Ali Rıza Efendi’nin vefatından sonra Zübeyde Hanım, çocuklarıyla beraber Atatürk’ün doğduğu evin bitişindeki daha küçük bir eve taşınmış. II. Meşrutiyet’in ilanından sonra Selanik’te görevlendirilen Atatürk, bu dönemde, annesi ve kız kardeşleriyle beraber burada kalmış. 1912’de Selanik’in Yunanistan yönetimine geçmesiyle Atatürk’ün annesi ve kız kardeşi de Selanik’ten ayrılarak İstanbul’a gelmek durumunda kalmışlar. Bundan sonraki süreçte Atatürk’ün doğduğu bu ev, Türkiye ve Yunanistan arasındaki anlaşma gereğince Yunan Hükümeti’ne bırakılmış ve sonrasında da bir Yunan aile tarafından satın alınmış. Sonrasında Atatürk’e hediye edilmek üzere Selanik Belediyesi tarafından satın alınarak anahtarı 1937’de Türkiye’nin Selanik Başkonsolosluğu’na verilmiş.
İçeride Atatürk’ün doğduğu oda, okul yıllarına ait fotoğraflar, bazı giysileri ve video içerikli bir anlatım bulabilirsiniz.
Unutmadan, evin karşısında Türklerin işlettiği çay ocağında demleme çay içebilirsiniz. 🙂
Adres: Apostolou Pavlou 17
Giriş: Ücretsiz
Ladadika
Selanik’in tavernalar ve güzel yemekleriyle ünlenmiş turistik bölgesidir. Oldukça kaliteli deniz ürünlerini Yunan ezgileri eşliğinde yiyebilirsiniz.
Biz Ladadika’da Palati isimli restaurant’ı tercih ettik. Canlı müzik eşliğinde keyifli dakikalar geçireceğiniz bir mekan. Selanik görece ucuz bir kent. Özellikle diğer Avrupa ülkeleri ile kıyaslandığında bu farkı hissedeceksiniz. Selanik’te Uzo, eğer alkol kullanıyorsanız o bölgede daha ucuza bulamayacağınız bir rakı türü. Plomari ve Varvayanni önde gelen markalarından. Restaurant’ın menüsünü paylaşıyorum.
İstanbul’da kızartılmış kalamarın böyle bütün geldiği bir yer görmedim ben mesala 🙂
Adres: Pl. Morichovou 3
Rotonda Roman Temple
Bence Selanik’in en gösterişli yapılarından birisi. Atatürk’ün evinin aşağı caddesinde bulunuyor. M.Ö 306 yılında Romalılar tarafından yapılmış. 1200 yıl boyunca Hristiyanlığa hizmet etmiş. 1590 yılında Osmanlı’nın gelmesi ile camii yapılmış. Yanındaki o gösterişli minare halen ayakta. Hatta bahçesindeki şadırvanı görünce duygulanıyor insan.
1912’de Selanik’in Yunanistan’a geçmesinden sonra bu yapı tekrar Hristiyanlara açılmış. 1917’de bir kararname ile “Makedon Müzesi” olmuş. O zamandan sonra Rotonda müze ve galeri olarak kullanılmaya başlanmış. Binanın alışılmadık derecede kalın duvarları, Rotonda’nın yüzyıllar boyunca birçok yıkıcı depremden kurtulmasının sebebini ortaya koyuyor. İçerisi ilk bakışta bir camiyi andırıyor, çok gösterişli tavanları ve tavanlardaki mozaiklerle görülmesi gerekenler listemize giriyor.
Adres: Pl. Agiou Georgiou Rotonta 5
Giriş: 2 Euro
Arch of Galerius (Kamara)
Rotonda’ya gelmeden az önce sol tarafınızda göreceğiniz ve insanların buluşma yeri olan tarihi bir kemer. Roma İmparatorluğu’nun liderinden İmparator Sezar Galerious’un Pers zaferini onurlandırmak için yapılmış. Bu zaferin kutlamalarını temsil eden kabartmaları iki sütununda görebilirsiniz. Galerious 299 yılında kenti, bölgenin başkenti haline getirdiği için Selanik tarihinde önemli bir yere sahip.
Aristotelous Meydanı
Selanik’te diğer Avrupa şehirlerindeki gibi bir Old Town bulunmuyor, ancak Aristotelous Meydan’ı bu eksiği gidermeye yetiyor. Şehrin en ferah noktası burası diyebilirim. Solda bulunan Electra Palace Hotel’in terası çok tavsiye ediliyor, biz zaman kısıtımız dolayısıyla çıkamadık ancak manzaranın harika olduğunu aşağıdan bile anlayabilirsiniz.
Hagios Demetrios (Aziz Dimitrios Kilisesi)
M.S.303 yılında başı vurulup infaz edilen Roma ordusu subayı Dimitrios bir halk hamamına gömülür. Ölen subayın bedeninin olduğu yere küçük bir tapınak yapılır. Daha sonra 400’lü yılların başında burası bazilikaya çevrilir ve bu bazilika 7. yüzyılda bir yangında hasar görür. 897-1491 tarihinde Cezeri Kasım Paşa tarafından Camiye çevrilen Hagios Demetrios Bazilikası, Kasımıye Camii adını alır. Cami olarak yaşadığı yıllar boyunca mihrabın altında halen akan ve Hristiyanlar için mukaddes olduğuna inanılan suyun kullanımına izin verilmiş. Bu da ecdadın diğer din mensuplarına ne denli hoşgörülü olduğunun kanıtı olmuş.
Adres: Agiou Dimitriou, Thessaloniki 546,33
Giriş: Ücretsiz
Chalkidiki (Halkidi)
İşte Selanik’in denizle buluşması ve güneşin kavurduğu kızgın kumların mekanı 🙂 Halkidiki 3 adet yarımadanın tamamının adı.1-2-3 olarak adlandırılmış.
1->Kassandra
2->Sithonia
3->Athos
1 ve 2’de bol bol plaj, cafe ve restauranlar bulunuyor. 3 numarada ise mükemmel bir milli park var bu sebeple plaj bulunmuyor. Ancak bu park gezilebilir durumda ve oksijen deposu olarak ziyaretçilerini bekliyor.
Halkidiki 1 merkezden 60 km uzaklıkta, Halkidiki 2’ye ise 60 km daha giderek toplamda 120 km lik bir araba yolculuğu ile ulaşabilirsiniz. Yukarıdaki haritada görünen mavi noktanın olduğu yer Nea Moudania bölgesi ki burayla ilgili deniz ve kum görsellerini aşağıda paylaşıyorum, fazla söze gerek yok sanırım 🙂 Bu bölge Halkidiki ye varmadan önce denize giriebilecek mükemmel bir yer.
Plajlarda şemsiye ve şezlong ücretsiz, yiyip içtikleriniz için ise menü aşağıdaki gibidir 🙂
Bu güzel plajın ardından yola devam ettiğinizde Halkidiki 2 yarımdasındasında Neos Marmaras koyunu tercih ediyoruz. Burası aynı zamanda Porto Carras limanına komşu ve bu bölgeye özel üzümler ile üretilmiş özel şarapların sergilendiği bir winehouse bulunuyor. Tadım yaparak seçim yapabilirsiniz. Hafta sonu tatili için bu bölgeyi yaz aylarında seyahat edecekseniz biraz kalabalığı göze almalısınız.
Halkidiki 2 bölgesindeki Neos Marmaras koyunda da yine Nea Moudania’da olduğu gibi şezlong ve şemsiyeler ücretsiz, yiyecek ve içecekler ise oldukça uygun.
Tüm bu güzelliklerin ardından Selanik’e geri döndük. Otelimiz Daios Luxury Living hakkında detaylı bilgi için buraya tık ..
Selanik’te otel fiyatları konusu ise duruma göre değişiyor. Beyaz kulenin olduğu ana cadde olan Nikis caddesi üzerinde oldukça pahalı ve lüks oteller bulunuyor. Ancak biraz daha denizden uzaklaştıkça daha uygun ve yine temiz oteller bulabilirsiniz. Nispeten sessiz ve şehirden uzak Nea Moudania bölgesinde apart otellerin gecelik oda fiyatları yaklaşık 50 Euro civarında iken şehir içinde otellerin geceliği 250 Euro seviyelerine kadar çıkabiliyor.
İbadet Yerleri
Eğer bir cuma günü Selanik’te iseniz; Cuma namazını kılmak için yer konusunda pek de şansınız yok. Selanik’te 3500 civarı Müslüman nüfus yaşıyor. Fakat cami bulunmuyor. Osmanlı’dan kalan iki cami de kapalı. Makedonya-Trakya Müslümanları Eğitim ve Kültür Derneği’nde vakit, cuma ve bayram namazları kılınabilir. İlginç olan şudur ki; İstanbul’da 85 civarı kilise var bir çoğunun cemaati yok ama Türk hükümeti bu kiliseleri cemaati olmadığı halde koruyor. ‘Senin cemaatin kalmadı, haydi kapatalım’ diye bir şey demezken ne yazıktır ki Atina ve Selanik’e baktığımız zaman, burada cemaat var, camisi yok.
Adres: Kremastis 2
Sonuç olarak; Selanik hem İstanbul’a yakınlığı ile olsun hem de diğer Avrupa şehirlerine göre ucuzluğu ile olsun deniz ve deniz ürünleri tutkunları için bence muhakkak ziyaret edilmesi gereken bir şehir. Unutmadan; pazar sabahları öğlene kadar Nikis caddesi trafiğe kapatılıyor ve Selanik insanları bu caddede pazar sporunu eksik etmiyor.
(1) Kaynak: http://www.batitrakya.org/yazar/ayhan-demir/yunanistanin-isim-inadi.html
Selanik Gezisi-2
Mayıs ayında yaptığımız Selanik ziyareti sonrasında Ramazan Bayramı’nı da Selanik ve çevresinde geçirmeye karar verdik. Yakın bir dostum ile beraber 7 gecelik bir seyahat planladık. Konaklama yerimiz Selanik oldu. Hotel Luxemburg tercihimiz fiyat/performans olarak bizi yanıltmadı. 2 kişi 7 gece 490 Euro ödedik. 3 yıldızlı otelde kahvaltı dahil şehir merkezinin tam göbeğindeydi. Otel bilgileri için buraya tık..
Bu sefer araç kiraladık çünkü yolumuz uzundu ve Halkidiki bölgesini es geçmeyecektik. Enterprise’dan 4 günlük araç kiralamanın bedeli 138 Euro. (Suzuki Celerio Benzin/Manuel)
Selanik’te araç kiraladıysanız dikkat etmeniz en kritik konu park yeri. Parasını versenizde bir park yeri bulmak, çölde bir bardak su bulmak ile eş değer olabilir. Kapalı parkların saati 4 Euro civarı. Günlük ise 20 Euro’ları buluyor. Akşam 20.00 ile sabah 08.00 arası “P” harfi olan yerlere ücretsiz park edebilirsiniz. Tabi boş yer bulursanız 🙂
Eğer boş yer bulursanız gazete bayilerinden tanesi 1.7 Euro’ya satın alacağınız aşağıdaki gibi park fişlerini gün/saat/ay/yıl olarak işaretleyip camınıza koymayı ihmal etmeyin.
Ben ilk akşam aracı böyle bir yere park etmeyi başarabildim. Ancak sabah saat 10.00’da aracın başına gittiğimde sileceklere bırakılmış 20 Euro’luk bir ceza ile karşılaştım. Çünkü 2 saat geçirmiştim. Endişe etmeyin böyle bşr durumda aşağıda adresini gördüğünüz city hall’da (belediye binası benzeri) cezanızı ödeyebilirsiniz. Hem de yüzde 50 dşscount yapıyorlar 🙂 10 Euro ile kurtarıyorsunuz.
Adres: Leof. Vasileos Georgiou 1, Thessaloniki 546 40, Greece
Gelelim işin eğlenceli kısmı olan Halkidiki kısmına. Yazımın üst kısmında bahsettiğğm gibi 3 yarımadadan oluşan Halkidiki’ye bu sefer arabayla bir tur düzenlendik.
Ortaki kısım olan Sithonia’nın Vourvourou mevkisinde (mavi noktanın olduğu yer) küçük bir tekne kiralayarak gün boyu denizde geçirebilirsiniz. Teknenin günlüğü 120 Euro + Yakıt ücreti. Kullanımınıza göre yakıt ortalama 20-25 Euro civarı tutacaktır. Aşğaıdaki gibi bir rota veriyorlar. Tekneye binmeden önce verdikleri kısa bilgilendirmeyi iyi dinlemekte fayda var. Keza rota üzerinde bazı bölgeler kayalık olduğu için oralarda dikkat edilmesi gerekiyor. Tekneyi kumsaldan alıp kumsala yanaşmanız gerekiyor. Başladan önce marketten biraz yiyecek içecek almanız tavsiye olunur. Keza gün boyu bir daha böyle bir şansınız olmayacak.
Diasporos Island etrafında bir çok koy ve harika turkuaz renginde deniz sizi kucaklıyor. Özellikle Blue Lagoon olarak belirtilen kısımda teknenin havada durduğu hissine kapılmanızı sağlayacak kadar berrak bir su göreceksiniz.
Bu harika manzaralar eşliğinde istediğiniz yere demir atıp yüzebilirsiniz. Saat 18.00 sularında geri döndük ve yeniden Selanik’in yolunu tuttuk.
Bu sefer akşam yemeği için tercihimiz Ladadika’da bulunan Türkçe menüsü bile olan Full Meze restaurant oluyor. Çeşit çeşit taze deniz ürünleri ile yapılmış risotto ve makarnayı deneyebilirsiniz.
Adres: Katouni 3, Thessaloniki
Bol yüzmeli, deniz maceralı ve deniz ürünleri ile bezenmiş ikinci Selanik seyahatimizi tamamlıyor ve yeniden görüşmek üzere Selanik’e şimdilik veda ediyoruz.
Çok bilgilendirici bir yazı. Gitmeden birçok şeyi biliyor olmak çok keyifli.
BeğenLiked by 1 kişi
Çok teşekkürler Berk Bey, keyifli okumalar dilerim. Görüş ve önerilerinizi her zaman beklerim 👍🏼
BeğenBeğen
Tşk ederim Burak bey canlı rüyalar 🙂
BeğenBeğen
Güzel bir yazı olmuş,bir dahaki gidişimde uğramam gereken bazı yerleri not ettim. Benim gibi sık seyahat eden birinin daha olmasını görmek sevindirici. Resmen kendim yazmış gibi hissettim 🙂
BeğenLiked by 1 kişi
Kesinlikle
BeğenBeğen
Alışılmışın dışında bir bakışla tarihsel ve turistik anlatımınız a tatlı ve akıcı yorumunuz çok güzel olmuş. Tebrik eder,kazasız geziler dilerim
BeğenLiked by 1 kişi
İyi dilekleriniz için teşekkürler Savaş Bey. Saygılar.
BeğenBeğen